Bediüzzaman`ın Kabri İle İlgili Vasiyeti

Bediüzzaman`ın Kabri İle İlgili Vasiyeti

Bediüzzaman Said-i Nursi bugün günümüzde Nurcular olarak bilinen cemaatin manevi lideri ve Risale-i Nurların yazarı.

Said-i Nursi fikirleri sebebi ile dünya hayatında pekçok mahkemelere çıkmış, ömrünün büyük kısmı sürgünlerde ve hapislerde geçmiştir. Bir dönem Kurtuluş savaşında etkin rol alan ve sonrasında başarıları sebebiyle İlk Meclis`e vekil olarak davet edilen Said-i Nursi, bu teklifi kabul etmemiş; kendisini dini anlatmaya adamıştı. Bu bağlamda yaptığı toplantılar ve yazdığı Risaleler, zamanın hükümetlerince istenmeyince Said`in sürgün ve hapis hayatı başlamıştı.

"KABRİMİ GİZLİ BİR YERDE YAPIN"

Said-i Nursi`nin vefat ettiği 1960 yılına yaklaşıldığında Bediüzzaman, çileli hayatı ve defalarca zehirlenmesi sebebi ile artık zor ayakta duruyordu. Bu sebeple talebeleri ona vasiyetini sormaya başladı. Kendisi de ilginç bir şekilde şu ifadeleri kullandı:


"Dostlar uzaktan ruhuma Fatiha okusunlar, manevî dua ve ziyaret etsinler. Kabrimin yanına gelmesinler. Fatiha uzaktan da olsa ruhuma gelir. Benim kabrimi gayet gizli bir yerde yapın. Bir iki talebemden başka kimse bilmesin. Bunu vasiyet ediyorum."

1960 yılında Said-i Nursi vefat ettiğinde artık büyük bir cemaati vardı. Bu sebeple vasiyet unutuldu ve Bediüzzaman Urfa`daki Halilurrahman Dergahı`na defnedildi. Yakın talebeleri vasiyeti yerine getiremediği için üzgünken 27 Mayıs Darbesi gerçekleşti ve hiçbir alakaları olmamasına rağmen o zamanın hükümeti aldığı bir kararla bilmeden Bediüzzaman`ın vasiyetini yerine getirmiş oldular. Bir gece Said Nursi`nin kabri parçalandı ve bedeni bilinmeyen bir yere taşındı.

Bu olay sonrasında da akıllarda ölmeden önce Bediüzzaman Said Nursi`nin söylediği şu sözler kaldı:

"Yıkılmış bir mezarım ki, yığılmıştır içinde
Saîd`den yetmiş dokuz emvat, baâsam alâma
Sekseninci olmuştur mezara bir mezar taş
Beraber ağlıyor hüsran-ı İslâma."

Bu sebeple şu an birçok Risele-i Nur talebesi üstadlarının mezarının yerinin tam olarak bulunmasına razı değil. Çünkü o zaman vasiyetini çiğnemiş olacaklarını düşünüyorlar.



İLGİNİZİ ÇEKECEBİLİR