GÜNEYDOĞU`DA ALEVİ YERLEŞİMLERİ DEDE GARKIN 2. SEMPOZYUMU

GÜNEYDOĞU`DA ALEVİ YERLEŞİMLERİ DEDE GARKIN 2. SEMPOZYUMU

"Güneydoğu Anadolu Bölgesi Alevi Yerleşimleri Dede Garkın 2. Sempozyumu" kapsamında sempozyuma ev sahipliği yapan Şanlıurfa Valiliği, İran, Irak, Suriye ve Türkiye`nin çeşitli kentlerinden gelen alevi inancının temsilcilerine Dede Garkı`nın türbesini gezdirdi.
Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan, eşi Demet Okutan, İran, Irak, Suriye ve Türkiye`nin çeşitli kentlerinden gelen alevi inancının pirlerinin de yer aldığı gezi, ilk olarak Viranşehir ile Ceylanpınar arasında bulunan Aslan Baba türbesini ziyaretle başladı. Burada Aslan Baba`nın mezarı başında dua eden Aleviler, Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak tarafından Aslan Baba türbesi hakkında bilgi aldılar. Hacı Bektaşi Veli`nin kaybolduğu mekana geçen İran, Irak, Suriye ve Türkiye`nin çeşitli kentlerinden gelen alevi inancının temsilcileri için kurban kesildi. Daha sonra Hacı Bektaşi Veli`nin Asasını vurmasıyla ağaca dönüştüğü yerde misafirler hatıra fotoğrafı çektirdiler. İran, Irak, Suriye ve Türkiye`nin çeşitli kentlerinden gelen alevi inancının temsilcileri, Viranşehir ile Derik arasında bulunan Dede köyüne geçerek, Dede Garkın`nın türbesini ziyaret ettiler. Burada kurulan çadırlarda oturan İran, Irak, Suriye ve Türkiye`nin çeşitli kentlerinden gelen pirler, deyişlerde bulundurlar. 13. Yüzyılda Hacı Bektaşi Veli zamanında yaşayan Dede Garkın`nın mensupları, Türbe ziyaretleri sırasında oldukça duygulandıkları gözlendi.
Konu ile ilgili olarak açıklama yapan Vali Nuri Okutan, "Dede Garkını anma sempozyumu yapıyoruz. Dede Garkın Anadolu`nun Müslümanlaşmasını sağlayan önemli şahsiyetlerden birisi. Bölgede, gerek haçlılara karşı, gerek diğer Müslüman olmayan unsurlara karşı hem manevi hem de maddi olarak mücadele vermiş bir kişidir. İşte onun bağlıları var. Aslan Baba gibi Gülgül dede gibi. Burada türbeleri var, köylülerimiz oraları sahipleniyorlar. Dualar ediyorlar, oralarla manevi bağlarını hala sürdürülüyor. Mesela bu ağaç Hacı Bektaş Veli diye bilinen zatın bastonundan oluştuğu rivayet ediliyor. Önemli şahsiyetlerin de mezarını buraya yapmışlar, dolayısıyla buraya bir ulviyet de atfediyorlar. Buraları bu manevi büyüklerin bağlıları var. Irakta, İran`da Suriyelileri biz Şanlıurfa`ya getirdik. O bağlılarını bir birlerini tanımaları sağladık. Onlar aslında kan akrabaları da ama ayrı ayrı ülkelerdeler. Şanlıurfa ve Viranşehir onların buluşma noktaları oldu, çok memnun kaldılar. Biz her zaman söylüyoruz. Şanlıurfa bu
coğrafya bizim ilimiz maddi manevi kültürlerin birleştiği ve bütün herkesin gönül huzuru içinde beraberlikte bulunabileceği bir coğrafya olarak niteliyoruz. Her zaman zenginlikler, güzellikler üretmiş, o güzellikleri bölgeyle de paylaşmış. İşte onların örneklerini görüyoruz ve onları da ziyaret ediyoruz şimdi. İnşallah İran`dan, Suriye`den Irak`tan Türkiye`den buraları bilip, adını duyup, gönül bağı hisseden insanları öğretiyoruz. İnşallah zaman içinde onlar buraları ziyarette bulunacak. Biz de buraları ihya edeceğiz. Bölge daha çok gündeme gelecek. Maddi açıdan gündeme geliyor. Burada zenginlikler olacak. Buralarda sadece buğday ekilmeyecek. Bölge insanı zenginleşip, müreffeh olacak. Ama manevi bağlarda da, alanlarda da birlikleşmeler, saflaşmalar, bir araya gelmeler, coşkunluklar olacak. O da manevi zenginliğimizi artıracak. Dolayısıyla Türkiye yeni dönemde hem uluslar arası arenada, hem de Anadolu`da yeni bir şahlanışın yeni bir filizlenişin başlangıcındadır diye düşünüyorum" dedi.(İHA)



İLGİNİZİ ÇEKECEBİLİR