Başbakan Recep Tayyip Erdoğan il başkanları toplantısında konuştu. Erdoğan konuşmasında, `600 bin kişi var. Söylemek istemiyorum ama kaçak durumundaki kişiler hakkında çalışma yaparak yakalayıp hemen askerliğe teslim etmeleri lazım` dedi.
İşte o konuşmadan satır başları..
Mehmet Akif`in dedesinin köyündeki camiyi yeniden ayağa kaldırıyoruz. Tarihe sahip çıkmak lafla olmaz, uygulama ile olur.
Kafkaslara git AK Parti`yi görürsün, Ortadoğu`ya git AK Parti`yi görürsün.
ASKERLİĞİN KISALTILMASI
Çalışma biliyorsunuz tamamlandı. Düzenleme bugün Resmi Gazete`de yayınladı. Birçok spekülasyon yapılıyor. TSK`nın bilgi ve düşüncelerine değer veriyoruz. Burada bize teklifleri talepleri gelmiştir. Bu talep üzerinden çalışarak bütçe yılı olması nedeniyle 1 Ocak kararını verdik. İnşallah 1 Ocak 2014`ten geçerli olacak şekilde muvazzaf askerler süresini er ve erbaşlar için 15 aydan 12 aya indirdik. Sadece uzun dönem er ve erbaşları kapsıyor. Kısa dönemde bir değişiklik yapmıyoruz.
BAKA`ya kalmış 600 bin kişi var. Söylemek istemiyorum ama kaçak durumundaki kişiler hakkında çalışma yaparak yakalayıp hemen askerliğe teslim etmeleri lazım.
29 EKİM KUTLAMALARI
Cumhuriyetimiz kuruluşunun 90`ncı yılını kutladığımız bu günlerde herkes kabul etmelidir ki Cumhuriyet bir grubun değil, 76 milyonun tamamını cumhuriyetidir. Hepimizin ortak değeridir. Cumhuriyet üzerine yapılan kamplaştırmalar tamamen yapaydır. Bir kesim özellikle de elitler cumhuriyetin yegane sahibi olarak görmüşlerdir. İtirazları ise cumhuriyet karşıtlığı olarak gördüreler.
Artık şu soruyu çekinmeden o soruyu sorabiliyoruz: Sizi cumhuriyetin tek ve yegane sahibi yapan kim? Siz kimsiniz? Kendiniz dışındakilere kibir sergileme hakkını nereden alıyorsunuz?
Cumhuriyetin tapusu 76 milyonun üzerine kayıtlıdır. Herkes her vatandaş eşit derecede bu cumhuriyetin sahibidir.
`36 ETNİK UNSUR VAR`
Hiçbir siyasi parti Cumhuriyeti ben kurdum diyerek dayatma yapamaz.
Cumhuriyetin içinde 36 etnik unsur var. Kimse farklı olanı dışlayamaz.
Elitlerin milli iradeye, saf dışı bırakmak için sanal düşmanlara ihtiyacı vardır.
Nice ölümün kaynağında ötekileştirme vardır.
Biz kimse ile hesaplaşmıyoruz. Yan gelip yatmakla cumhuriyetçi olunmaz.
Bunlar yolsuzluk yaptı, biz yol yaptık
Cumhuriyeti sahici kılan demokrasi ile buluşmasıdır. Demokrasinin olmadığı cumhuriyetler dikta rejimleridir.
Cumhuriyet ve demokrasi birbirini tanımlayan unsurlardır.
`HODRİ MEYDAN`
Bizi içerde ve dışarıda diktatör diye eleştirenlere hodri meydan diyoruz: 5 ay sonra seçim var. Eğer bu ülkede bir diktatör varsa onu sandıkta indirin. Millet bize git derse gideriz. ama millet bize kal derse milletin emanetini kimseye teslim etmeyiz.
`BARAJ İNDİRİLSİN DİYORLAR...`
Baraj indirilsin diyorlar tamam ne teklif ediyorsunuz hiçbir şey yok. Biz 3 teklif sunduk.
1- Mevcut sistemle devam
2- Yüzde 5 seçim barajı ve 5`li daraltılmış bölge sistemi
3- Dar bölge sistemi. 550 seçim çevresine bölünmek suretiyle en çok oyu alan vekil olsun.
Hangisini beğendiniz ama sesi çıkan yok. Demek ki halden memnunlar.
Sandık namustur. Bunu yakın tarihimizde bir hikayesi var. 1947.. Çok partili sisteme geçmiş ama seçimler dikta rejimlerinde olduğu gibi şaibeli. Muhtarlık seçimlerinde MERSİN Aslanköy`de tarihi bir olay yaşanıyor.
Seçim aslında bir muhtarlık seçimi. DP adayı CHP`li iki adayın üstendi oy alıyor. Tasnif işlerinin yapılması için eski muhtar ve 6 azanın olması gerekiyor. Ama köyü terk ediyorlar. Dönemin valisi seçim dp`l iaday kazandı diye seçimler yenileniyor. Köylüden seçim sandığını istiyor. Köylüler özellikle de kadınlar. Seçimlerin kurallara uygun yapıldığını söyleyip sandığı vermiyorlar. Sandık bizim namusumuzdur diyerek sandığı koruyorlar.
Köy kuşatılıyor, sokağa çıkmak yasaklanıyor ve seçimler yenileniyor. İstisnasız tüm oylar CHP`ye çıktığı ilan ediliyor.
Sandığı vermek istemeyen kadınlar ve yaşlılar yıllarca idamla yargılanıyor. Tarihini bir oku CHP. Senin tarihin kara bir tarih.
Kimin ne meselesi varsa, sandıkta halletmeli. Sandık hesap sorma yeridir. Sandık sonucunu beğenmeyip terör aracılığıyla millet iradesini gasp etme dönemi kapanmıştır. Hem de geri gelmemek üzere.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm süreci bitmemiştir, devam etmektedir. Her attığımız adım bu devamın bir eseridir.
MARMARAY
Yüzyılın projesini olan boğaz tüp geçidini 29 Ekim`de muhteşem bir törenle hizmete açıyoruz. Asırları aşan bir hayali gerçekleştiriyoruz. Asya ve Avrupa tekrar yeni bir zincirle bütünleşiyor.
Yarın ve öbür gün Van ilimize ziyarete gidiyoruz.
Yaklaşık 1 yıldır 7 coğrafi bölgemiz huzurun, barışın kardeşliğin zemininde huzuru yaşıyor. Anneler ağlamıyor, ocaklara ateş düşmüyor. Doğu ve Güneydoğu`nun ıssız dağları sakinleriyle, turistleriyle buluşuyor. Yatırımlar artıyor. Geçen gün Mardin`i sordum. Mardin`in otellerinde boş yer yok dediler. Niye özgüven vatandaşımıza geldiği için. İnsanınız geleceğe güvenle bakıyor.
Bölge halkıda barışın tadını almıştır ve geri dönüşe asla izin vermeyecektir. Özellikle Kürt kardeşlerime sesleniyorum. Bu oyunu beraber bozalım. Bu ülkede herkes el ele omuz omuza aydınlık yarınlara beraber koşalım diyorum.
RAHATSIZ EDİYOR
Silahların susmasından birileri rahatsız olduğunu görüyoruz. Özellikle terör tehdidini kullanarak siyaset mühendisliği yapanların işsiz kaldığını görüyoruz. terör örgütüne akıl verdiklerini ibretle görüyoruz.
Tehditlere boyun eğmeyeceğiz, tuzaklara düşmeyeceğiz.
Yarın ve pazar günü inşallah bu barış ve kardeşlik sürecini Van`da o bölgede izleyeceğiz
YEREL SEÇİM
Bu hafta sonu 16 mevcut ve büyükşehir ve ilçelerinde temayül yoklamaları yapıyoruz. Ardında da 7 büyükşehir ve ilçelerinde çalışmalara devam edeceğiz.
Belediye başkanları noktasında büyükşehirlerde il yönetimi, kadın kolları il yönetim, gençlik kolları il yönetimi, ilçe yönetimleri ve vekiller ile meclis üyeleri katılmak suretiyle değerlendirme yapılacak.
16-17 kasımda son tahammül yoklamaları yapılacak.
