Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali CEVHERİ Plan ve Bütçe Komisyonunda Aile ve Sosyal Politikalar Bak

Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali CEVHERİ Plan ve Bütçe Komisyonunda Aile ve  Sosyal Politikalar Bak

Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali CEVHERİ Plan ve Bütçe Komisyonunda Aile ve

Sosyal Politikalar Bakanlığı Bütçesi üzerinde konuşma yaptı (11.1 1.2016)

?Aile bütünlüğünün korunması ve aile refahının artırılmasıdır.?

Toplumda sosyal yönü çok önemli olan bu Bakanlığın en önemli işlevi,

Toplumda sosyal hizmet müdahalesinin ve takibinin gerçekleştirilmesi olan bu kurum bütün

toplum katmanlarına hitap etmektedir. Örneğin;çocuk, genç, kadın, erkek, engelli, yaşlı

bireylerine ve ailelerine, koruyucu ve önleyici, geliştirici rehberlik ve danışmanlık odaklı

sosyal hizmetleri, ilgili kurum ve kuruluşlar ile birlikte sunmaktadır.

Kurumun öncelikli amacı;

Aile bütünlüğünün korunması ve aile refahının artırılmasıdır.

Bununla birlikte bir diğer amacı toplumun geleceği olan çocukların ve gençlerin, sağlıklı

gelişimini temin etmek üzere, çocuklara ve gençlere yönelik sosyal hizmet faaliyetlerini

yürütmek ve bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında

işbirliği ve koordinasyonu sağlamaktır.

Yine toplumu ayakta tutan ve aileyi şekillendiren kadınların, toplumsal hayatın tüm

alanlarında hak ve fırsat eşitliklerinden faydalanmalarını sağlamak, kadınlara sahip çıkmak

ve olası mağduriyetlerini gidermektir.

Ayrıca, engellilerin ve yaşlıların toplumsal hayata etkin biçimde katılımlarını sağlamak ve bu

yönde ilgili kurum ve kuruluşlarla birlikte faaliyette bulunmak.

Diğer önemli bir işlevi de vatan ve mukaddesatları uğruna seve seve canlarını feda eden

şehitlerin yakınları ile gazilere yönelik sosyal hizmet faaliyetlerini yürütmektir.

Yukarıda özetlediğimiz gibi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı sağlıklı bir toplumun bütün

katmanları ile ilgilidir.

Tabi hepimizin olduğu gibi Bakanlığımızın da öncelikli hedefi ve misyonu çekirdek aile

yapısını korumaktır. Bunun için çocuğun aile ortamı içerisinde yetişmesini sağlamak

öncelikli amacıdır. Bunun için aile içi eğitim ve danışmanlık hizmetinin verilmesi ile birlikte,

ekonomik problem yaşayan ve belli bir hayat standardının altındaki ailelerin ekonomik

yönden desteklenmesi de kurumun temel diğer görevlerinden biridir.

Sosyal Hizmet merkezlerinin bulunduğu ilçeleri sayarsak Eyyubiye, Haliliye, Karaköprü,

Siverek, Suruç, Harran, Ceylanpınar ve Viranşehir ilçelerimiz da SHM?ri bulunmaktadır.

2016 yılında Bozova ilçesinde de SHM kuruldu, bunlarla ilgili personel alımı, bina tedariki,

gibi kuruluş çalışmaları devam etmektedir. Haliliye ve Bozova?nın ek ders personel yetkileri

onay aşamasındadır. Akçakale ve Birecik ilçelerinde açılış işlemleri devam etmektedir.

Halfeti ve Hilvan ilçelerimizde ise SHM bulunmamaktadır. Oysa bu ilçelerimizde hizmet

götürülmesi gereken çok ciddi bir kitle bulunmaktadır.

Sayfa 2 / 5

Bugün Şanlıurfa 1.930.000 il nüfusu ve 500.000?in üzerinde Suriye?li misafir nüfusu ile

birlikte yaklaşık 2.500.000?luk bir nüfusu barındırmaktadır. Bugün il müdürlüğümüzün

mevcut personel sayısı Suriye?li kardeşlerimiz olmadan, eşdeğer bir ildeki kurum

personelinden az olmasına rağmen, bugün ilimizde bulunan Suriye?lilere yeterli hizmeti

verecek personelimiz bulunmamaktadır.

Bugün sokak ve caddelerde sadece bizim çocuklarımız mendil satmamakta, yüzlerce Suriye?li

çocuk sokaklarda dilenmektedir.

Ülke olarak milyonlarca Suriyeli vatandaşa çok çeşitli  hizmetler üretiyoruz. Bu amaçla

milyarlarca lira para harcıyor, binlerce insanı istihdam ediyoruz. Ulusal kısmetimizi, misafir

kardeşlerimiz ile paylaşıyoruz. Ancak bu kadar emek, özveri ve harcamaya rağmen; yaz-kış

yalın ayak, yarı çıplak, bazen soğuktan mosmor olmuş elleri, ayakları ve yanakları ile, bazen

şiddetli güneşin altında simsiyah olmuş yüzleri ile, gelen giden araçların altında kalmayı

düşünmeden; dilenen, dilendirilen küçücük çocuklar görmekteyiz.

Objektiflere yansıyan bu kareler bir taraftan ulusal görünürlüğümüz üzerinde olumsuz etkiler

oluştururken, bir taraftan da bunca emek ve harcamamıza  ciddi bir biçimde gölge

düşürmektedir. Bu durum bir taraftan toplusal hissiyatı yaralarken diğer taraftan da küçücük,

masum çocukların sömürülmesine ve istismar risklerine açık hale gelmelerine  neden

olmaktadır. Şanlıurfa bu alanda da en yoğun, en yaygın  ve en çarpıcı örneklerin yaşandığı

illerin başında gelmektedir.

Yetki ve imkan sağlandığı takdirde daha önce üzerinde çalışılmış bir program dahilinde, tüm

Türkiye ye de model oluşturacak biçimde, süresiz olarak bu soruna çözüm bulmayı

öneriyoruz.

 Eğitim ve kalkınmışlık düzeyi, toplumların dezavantajlı birey ve grup oranları üzerinde ciddi

etkilere sahip olduğu bilinen bir gerçektir.      Bu kapsamda Şanlıurfa nın mevut düzeyi,

ilimizin dezavantajlı kitlesine ait açık bir göstergedir.

Şanlıurfa, kendi nüfusuna oranla Surye li vatandaşların da en çok ikamet ettiği illerin başında

yer almaktadır. Bu da hem sorunların çeşitliliğini, hem problemin büyüklüğünü,hem de

hizmete ihtiyaç duyan insan sayısını aynı oranda büyütmektedir.

      

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız ve yereldeki il müdürlüklerimiz;  Devletimizin ilgi,

şefkat ve yardım elini temsilen vazife icra ederler.       

Bu bağlamda gerek bireysel gerekse kitlesel düzeyde güncel problemler çözümler üretmek,

muhtemel sorunlara önleyici stratejiler geliştirmek için; öncelikli olarak hizmette hızlı bir

odak değişikliğine acilen ihtiyaç duyulmaktadır.

       

Bu da müracaat odaklı bir hizmet anlayışından arz odaklı, yani yerinde ve doğal ortamında

tespit ve çözümlerine  dayalı bir hizmet anlayışını gerektirmektedir.

   

Toplumların gelişmişlik ve medeniyet düzeyleri,  dezavantajlı bireylerine sunduğu hizmetin

yaygınlığı ve kalitesi ile de doğru orantılıdır.

     

Sosyal Hizmetlerin temel hizmet bileşenlerini; personel, araç, kuruluş ve ödenekler

oluşturmaktadır. Şanlıurfa?mızda da izah edilen sebeplere binaen daha yaygın, daha etkili,

Sayfa 3 / 5

daha önleyici ve rehabilite edici bir hizmet vizyonu için; öncelikli olarak kuruluş sayısı başta

olmak üzere personel ve araç ihtiyacının da bir an önce karşılanması gerekmektedir.

Tabi bu arada yeri gelmişken sosyal politikaların manasının; halk kitlesi üzerinde sağlıklı bir

toplum yapısı için geleceğe yönelik politikalar üretmek olduğunu ifade edelim.

Bu politikaları üretirken yerinde tespit çok önemlidir ve sorunun kaynağına inmelidir. Bunun

için sadece kamu eli ile sorunlara nüfuz edebilmek zordur, bunun için muhakkak olarak

konuya duyarlı Sivil Toplum Kuruluşlarını etkin ve faal hale getirip, sistemin içerisine dahil

edilip, bunlardan istifade edilmesi gereklidir.

Sosyal Hizmetlerin temel uygulama bileşenleri; mevzuat, personel, araç, mekan ve

imkanlardan oluşur. İmkanlar ne kadar büyük olursa olsun; klasik memur anlayışı ile  ideal,

doğal olan sosyal bir hizmeti üretmek çok zordur. Bu sebeple toplum içinde bu amaçla

kendiliğinden gönüllü olarak organize olmuş STK?lara sosyal hizmet ve sosyal politika

alanlarında ciddi ihtiyaç vardır. Ancak, ne yazık ki çok azı hariç, pek çok STK?nın kuruluş

gayeleri ile uygulama pratikleri   uyuşmamaktadır.

Bu durumda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının inisiyatif alarak sosyal bir politika

anlayışı ile çeşitli teşvikler ve takipler  ile bu  alanda  hizmet üreten STK ile birlikte çalışması

gerekmektedir.

Ancak, maalesef bölgemizdeki bir kısım STK?ların en büyük problemi, yönetici konumundaki

kişilerin ehil olmayıp, toplumsal menfaatler yerine bireysel çıkarları peşinde koşmaları

STK?ların aile ve sosyal politikalarda etkin bir şekilde rol almalarının önündeki en büyük

engeldir. Bundan dolayı yerel yönetimlerin bu konuda sosyal politikalar üretip kadınlar,

çocuklar, gençler, yaşlılar ve engellilerle ilgili politikalar üretip, aktif rol almaları gerekir.

Çünkü belediyelerin en önemli görevlerinden biri sosyal belediyeciliktir.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının önemli bir misyonu da sorun gelmeden müdahale

etmektir. Sorun geldikten sonra müdahale edilirse, bu sorunun bir sosyal yara haline gelmiş ve

toplumsal bir maliyet oluşturmuş demektir.

Eğer bir çocuk sokakta dileniyorsa, bu ekonomik yoksunluğun toplumsal sorun haline

geldiğinin en somut örneğidir. Bu çocukları veya ailelerini dilenmeye mahkum etmekten

kurmamız gerekir. Bunun için toplumun ekonomik seviyesini yükseltmemiz gerekir.

Bugün bu çocuklar sokak da dileniyorsa;

 Ya aile gerçekten iş bulamamakta ve geçinme problemi yaşamaktadırlar.

 Ya da çocuk sahipsizdir, anne ve babası bulunmaktadır.

 Veyahut aile bu işi meslek edinmiştir.

 Eğer bir aile geçinme problemi yaşamaktan dolayı, çocuğu sokaklarda dileniyorsa,

yada kendileri dileniyorsa bu aileler fakru zaruret içerisindedir demektir. Bunların

durumlarını iyileştirelim ki ekonomik yönden destek çıkmak gerekiyor ki, aile

çocuğunu sokaktan çeksin ve sokak yerine okula göndersinler.

Sayfa 4 / 5

Şayet çocuk sahipsizlikten dolayı dileniyorsa bu durumda da onu devletin şefkat dolu ellerine,

yuvalarına almak gerekir ki bu çocuklar ileride sosyal bir yara haline gelmesinler.

Bugün sorunların yerinde tespit edilmesi lazım bu da yeterli ve vasıflı personellerle olabilir.

Ancak, bizim için önemli olan diğer büyük bir sorun ise kurum olarak 18 yaş ve altı çocuklara

hizmet verilmesidir. Bir çocuk 18 yaşını doldurduğunda Kurum ile ilişiğinin kesilmesidir.

18 yaş sonrası çocuklarımıza bir gelecek kurmadan sokağa salıvermemeliyiz. Bu çocukları ve

özellikle kızlarımızı büyük tehlikeler beklemektedir. Bu çocuklarımıza muhakkak meslek

edindirmeli belli bir mesleki yeterliliğe ulaştırdıktan sonra bunlara ya kamu kurumlarına

yerleştirmede öncelik verilmeli yada uzun vadeli, düşük faizli krediler verilerek iş sahibi

olmalarını sağlayabilmeliyiz ki bunları alan el değil veren el olmalarını sağlayalım. Aynı

zamanda toplumsal yara değil yara iyileştirici olabilsinler.

Bunun için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının, MEB, Gençlik Spor Bakanlığı ve Çalışma

ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gibi Bakanlıklarla yakın işbirliği yaparak, bu çocuklarımıza

yönelik ayağı yere basan, gerçekçi projelerin üretilmesi gerekir. Ardından da, anlaşıldığı gibi

(Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı)bu bakanlığın hizmetinin odağında insan yer almaktadır.

Dolayısıyla, insan odaklı hizmet üretilmesi gerekir. Bunun için insanın ırkı, dili, rengi,

tabiiyeti önemli değildir. İnsan olması önemlidir.

Diğer değinmemiz gereken önemli bir husus ise;

Hizmet edilirken, bataklıktaki sinekleri yok etme yerine, bataklığı kurutmak gerekir.Bugün

madde bağımlılığı ülkemizde ciddi bir sorun olmaya başlamıştır ve ailelilerin temelini

sarsmaya başlamıştır. Uyuşturucu kullanımı ve yaygınlaştırılması emperyalistlerin düşünen

beyinleri yok etme projesidir. Ülkemizin ve insanlık aleminin en büyük beşeri gücü olan

insani değerlerimiz uyuşturucu ile yok edilmeye çalışılmaktadır.

Bu sorunun bertaraf edilebilmesi için ailelerin ciddi manada eğitilmesi gerekir ve bunun için

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile MEB ve STK?lar ve Belediyelerin bir koordinasyon

içinde çalışıp, proje üretip, bu bataklığı kurutmaları gerekir. Aksi takdirde geleceğimizi

kaybederiz.

İlimizde gerekli verilebilmesi için acilen yeterli personel takviyesi yapılması gerekmektedir.

Kurumun yukarda özetlediğimiz önemli misyonlarını belirtikten sonra Şanlıurfa?da ki Aile ve

Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne bağlı kent ve kırsal ilçelerimizde ki SHM ile hizmet

verilmeye çalışılmaktadır.

İlimizin yoğun genç nüfusu ile sürekli göç alan yapısı; sosyal hizmet alanına ihtiyacı her

geçen gün arttırmaktadır. İlimizdeki sosyal hizmet faaliyetleri il merkezimizde bulunan İl

Müdürlüğümüz ve bağlı 15 kuruluşumuz aracılığıyla yürütülmektedir. Bunun 8?i SHM?dir.

Ayrıca 5 çadır kent ve şehir hayatı içerisine yerleşmiş bulunan 500.000 Suriyeli

misafirlerimize de kurulan Sosyal Hizmet Merkezleri aracılığıyla hizmet üretilmeye

çalışılmaktadır.

Sayfa 5 / 5

Sosyal Hizmet Faaliyetleri Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kurulduktan sonra

çeşitlenmeye başlamış olup; kadın, çocuk, yaşlı, engelli ve dezavantajlı insanlarımıza yatılı ve

gündüzlü hizmetler başta olmak üzere sağlıklı aile yapısını kapsayan aile eğitimleri, evlilik

öncesi ve boşanma öncesi danışmanlık hizmetleri ile mahkemelerde bilirkişilik işlemleri bu

kurumlarda çalışan personeller tarafından yürütülmektedir. Ancak gerek devam eden bu

hizmetlerimiz, gerekse ilçelerimizde hizmeti vatandaşın ayağına götürmek düşüncesiyle

açmaya başladığımız İlçe Sosyal Hizmet Merkezlerimizde yapacağımız faaliyetlerde personel

sıkıntımız hizmetlerimizde aksamalara neden olmaktadır. Şanlıurfa İlimiz çevresinde bulunan

komşu illerle aşağıdaki tabloda da görüleceği üzere kıyaslandığında personel konusunda

pozitif ayrıma tabi tutulması gereği önem arz etmektedir.



İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR