Terör örgütü PKK`ya karşı Belçika`da yürütülen geniş çaplı operasyon kapsamında Roj TV`nin uydu üzerinden yayın yapan stüdyoları ve ofisleri kapatıldı.
İtalya`nın geçtiğimiz hafta PKK kamplarına yaptığı baskından sonra bugün yeni operasyon haberi Belçika`dan geldi.
Başta başkent Brüksel, Antwerpen ve Charleroi olmak üzere Belçika`nın beş kentinde eşzamanlı baskınlar gerçekleşti.
Operasyon kapsamında PKK`nın yayın organları Roj TV ve Mezopotamya Radyo kapatıldı.
Sabah saatlerinden itibaren Roj TV ve Mezopotamya Radyo stüdyoları da basıldı ve arandı. Baskınlarda vergi memurları da hazır bulundu.
Roj TV`nin üst düzey yöneticileri de operasyonda gözaltına alındı.
ZÜBEYİR AYDAR VE REMZİ KARTAL GÖZALTINDA
25 farklı PKK noktasının hedef alındığı operasyona 300 federal polis katıldı.
Operasyonda aralarında PKK Kongra-Gel Avrupa sorumlusu Remzi Kartal ve yardımcısı Zübeyir Aydar`ın da bulunduğu örgütün üst düzey 15 yöneticisi gözaltına alındı.
Operasyon sonucunda örgütün Belçika yapılanmasıyla ilgili birçok belge ve bilgiye ulaşıldı.
Büyük miktarda para ele geçirildi
Brüksel Terörle Mücadele Savcısı Glenn Audenaert, düzenlediği basın toplantısında, 20 kişi ile birlikte büyük miktarda para ele geçirildiğini söyledi.
ROJ TV`nin resmi olmayarak kapatıldığını ifade eden Audenaert, televizyon ofisine giriş-çıkışların olmadığını söyledi. Gözaltına alınan kişilerin 24 saat içerisinde mahkemeye çıkacağını belirten Audenaert, yargı sürecinin ardından Belçika`nın bu kişilerin PKK için çalışıp çalışmadığına karar verileceğini ifade etti.
Bir terör örgütü listesi bulunmayan Belçika`nın bugünkü PKK operasyonunu 3 yıldır planladığı kaydedildi.
Belçika`da bu sabah başlayan terör örgütü PKK`ya yönelik operasyonlar sonrası açıklama yapan Belçika terörle mücadele savcıları, operasyonlar öncesi ve sırasında Türk makamları ile bilgi alışverişi içerisinde hareket ettiklerini ancak operasyonlara herhangi bir Türk polisin katılmadığını ve Türk tarafından da böyle bir istek gelmediğini ifade ettiler. SAVCILARDAN AÇIKLAMA Konuya ilişkin olarak Brüksel`deki savcılık binasında açıklama yapan savcılar, toplam 20 kişinin gözaltına alındığını, büyük miktarda para ele geçirildiğini ve operasyonlar için üç yıldır süren hazırlık ve delil toplama çalışmasının olduğunu belirttiler. Operasyonlar kapsamında gözaltına alınanların 24 saat içerisinde sorgulanarak tutuklanıp tutuklanmayacaklarına karar verileceğini anlatan savcılar, bu süreç sonucunda tutuklanacak olanların yargılanması sonucunda Belçika tarafından PKK`nın da bir terör örgütü olup olmadığı kanaatinin verilebileceğini açıkladılar. Audenaert, "Bu operasyon için çalışmalar aslında üç yıldır sürüyor ve temelini `Belçika`da var olabilecek olası terör örgütlerini araştırma ve inceleme` görevi oluşturuyor. Bu bahsi geçen eylemler kriminal suçlar kapsamına da girebilir, terör kapsamına da girebilir. Bizim çalışmalarımız sonucu yakalananların hangi kapsama girdiklerine yargı karar verecek. Bizim çalışmalarımıza ve incelemelerimize göre PKK bir terör örgütü tanımına giriyor ve biz de konuyla ilgili düzenli olarak federal düzeyde raporlarımızı beyan ediyorduk ve nihayet bugün bu doğrultuda operasyonlar yapıldı. Gün sonunda Brüksel`de 18, Vharleroi`de 2 kişi gözaltına alındı. ROJ TV`de aramalarımız hala sürüyor" dedi. Tutuklanacak olan kişilerin sadece Belçika`da işledikleri suçlardan yargılanmayacağını ve dünyanın her yerinde yaptıkları veya karıştıkları eylemler ve suçlarla yargılanacaklarına dikkat çeken Audenaert, tutuklanacak olanların Türkiye`ye olası iadesi konusunda ise herhangi bir açıklama yapamayacağını kaydetti. ROJ TV`nin Radyo Mezopotamya tarafından kullanıldığını ve bu radyonun da PKK`nın askeri eylem gerçekleştirmede iletişim rolü üstlendiğini anladıklarını ifade eden Audenaert, sözlerini şöyle bitirdi:
Başsavcı Glenn Audenaert, Belçika`nın bir terörist örgüt listesi olmadığına değinirken, PKK adına yapılan faaliyetlerin ne kapsamda değerlendirileceğinin yargı süreci sonucunda belli olacağının altını çizdi. Audenaert, edinilen deliller sonucu Belçika`da PKK adına faaliyette bulunan kişilerin buradan sempatizan toplayarak bu kişileri Irak ve Yunanistan`da bulunan askeri kamplara eğitim almaya gönderdiklerini ve bu kişilerin daha sonra Türkiye aleyhine gerek Türkiye`de, gerekse Avrupa`da eylem yapmak için yetiştirildiklerini kaydetti.
"Korku içinde yaşayacak değiliz. Eğer yeni deliller ortaya çıkar ve yeni gelişmeler olursa operasyonlara devam ederiz."
