Esma Nacak

Tarih: 08.10.2023 12:10

UYANIŞ

Facebook Twitter Linked-in

       Y kuşağı  ile Z kuşağı  bir çatışma  halinde.

Y kuşağı  Z kuşağını yetersiz bulurken, Z kuşağı da Y kuşağını  beğenmez  halde...

  Tarihte kuşakların  her biri bir diğerini  yetersiz bulmuştur. 

Yenilikler çıktıkça eski nesil bu yeniliklere ayak uyduramamış ve kültür  çatışması içine girilmiştir. Oysa ki; Z kuşağını  ya da adına ne derseniz deyin, bu yeni kuşağı yetiştiren de Y kuşağıydı. Yani  şayet bir eksiklik varsa bunda  Y kuşağının  etkisi vardı. 

Hal böyle iken, hep karşıyı suçlamak ve  yetersiz görmek işin en kolayı  oldu. 

Yapılması  gereken tek şey vardı. Bunu yapmış olsak hangi kuşak olursak olalım  sorun çözülmüş  olacaktı.  

Empati...  

       Karşı  tarafı anlamak için  kendimizi yerine koymadıkça yaptığımız şey,  ezbere konuşmak olacaktır. Ve bunun her iki taraf için de faydası olmayacaktır. 

Yapılması  gereken konuşmak  değildir.  Çocuk ağızdan  çıkana değil  kaldırdığın  adıma bakacaktır. Yani boş nasihatle hiç bir şey düzelmeyip ancak örnek davranışlarla çocuklara  idol olunması gerekmektedir.  Aksi taktirde sağlıklı  bir sonuç almayı beklemek hayal kurmaktan başka bir şey olmayacaktır.

      Grinin tonunu her zaman sevmişimdir. Ne siyah  ne de beyazdır. Keskin duruş sergilemek yerine, daha törpülenmiş davranmak her iki taraf için  de hayat kalitesini yükselecektir.

Unutmamak gerekir ki, Y kuşağı da bir önceki neslin Z kuşağıdır.

Çocuklarımızı  internet kaosuna kaptırmış bir durumdayız. Ancak; güzellikle ve anlayışla  onlara sevgi tohumunu ekmedikçe,  filiz  beklemek imkansızdır.

Bıkmadan, usanmadan onlara doğruyu, yanlışı  haram ve helali anlatmamız  gerekmektedir. Ancak; örnek  olmak işin  en önemli  kısmı  olacaktır. Basit bir denklem vardır.  Mülk  ancak Allah cc aittir. Ve  Allah’ın kuralları zaten 1400 sene önce  verilmiştir. Bu kurallara uymak için  okumak gerekir.  Bilmeden uygulamak olmayacağı  gibi şimdiki  vaziyete gelmemizi de normal  karşılamak  gerekir.

Şu halde silkelenip önce kendimizden  başlamalıyız.  Sonra  da, anne, ya da baba ya da abi, abla her kimsek, okumaya ve kendimizi düzeltmeye çalışmak  zorundayız. Kendini değiştiren  dünyayı  değiştirmiş  gibi olur.

Allah hiç bir gayreti boşa çıkarmaz.

 

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —